Ayşegül Sönmez'in 'Üç Sergiden Üç Resim' başlıklı yazısından

Reysi Kamhi/ PG Art Gallery

Pg Art galerisi Tophane’ye taşındı. Kapılarını karma bir sergiyle açtı. Karma sergide Reysi
Kamhi’nin defteri ve defterinden çıkan resimleri, kentin hızla değişimine ve dönüşümüne
odaklanan bir projenin bölümleri. Kamhi, elinde defteri ve renkli boya kalemleri,
Asmalımescit’i pilot bölge seçerek ressamca bir araştırma yapmış. Bütün esnafla görüşüp
onların ruh hallerini sorgulamış. Asmalımescit’in giderek İstanbul’un en gözde eğlence semti
oluşunun onların üzerindeki etkilerini merak etmiş. Sonuçta kimle görüştüyse bu durumdan
hoşnutsuz olması Kamhi’yi şaşırtmış. Esnaf, hep eski günleri anıyor, bu kalabalıktan
fena halde sıkıldıklarını anlatıyormuş. Bütün bu mutsuz esnaf ve işlettikleri mekanlar işte
sergideki o defterde ve ona eşlik eden küçük ebattaki resimlerde. Kamhi, defter formatıyla
bu kentsel dönüşümün bireyler üzerinde yarattığı izleri mahremiyet içinde sergileme fırsatı
yakalamış. Defterden süzerek duvara astığı resimler bu mahremiyeti zedelememeyi ve Mısır
apartmanındaki o beyaz bank gibi çok tanıdık, sık sık geçtiğimiz iç mekanlara ait objelere
yeni bir yaşama alanı kazandırmayı başarmış.

Dolanbay - ‘untitled act’ 2011









Dolanbay’ın Art Bosphorus sanat fuarında gerçekleştirmiş olduğu projesi, performans sanatı, performatif enstalasyon ve resim sanatı kriterleri içerisinde kendisine özgü bir çalışmadır. Sanatçı bu çalışmasında da tıpkı resimlerinde olduğu gibi bilinmezlikten hareketle yola çıkıyor. Bu proje, tahtadan bir platform üzerinde hacimli buz tuğlalarla inşa edilmiş 3 metre uzunluğunda, 2 metre yüksekliğinde bir buz duvar üzerinde resim çalışmasıdır.

Peki buz boya tutar mı, ya da buza resmetmek mümkün müdür?

Burada temel olan yaklaşım, sanatçının sonucunu önceden öngöremeyeceği, alışık olmadığı bir süreç yaratmaktır. Buz kütlesini yaşam için bir metafor olarak düşünüyor sanatçı. Buz duvar üzerine uygulanacak boyanın seyri bilinenler ile bilinmeyenler arasında bilinç akışı üzerine kurulan bir köprü gibidir. Süreç başladığında, tuval resimlerinde de olduğu gibi renk seçimi yapmadan, tuval gibi düşündüğü buz üzerine boya uygular. Kaygan yüzey ve erimeyle birlikte akan boya, buz üzerinde renkli, şekilli ve şekilsiz lekeler bırakır. Renkler, lekeler ve ‘ben’ arasındaki act-etken bir etkileşimden hareketle, renkler ve lekeler sürekli değişir. Leke katmanları oluşturularak devam edilen bu süreçte formlar oluşmaya başlar. Buzun ısıya orantılı erime hızına göre oluşan formlar sürekli deforme olurlar. Deforme olan formları yeniden formlaştırma çabasıyla süreç, formasyon-deformasyon ikilemi arasında sürekli tekrarlanır. Bu süreçte yüzey, birden çok sayıda resme sahne olur. Buzun tamamen erimesi ve buz suyunun kuruması durumunda yerde sadece boya lekeleri kalır. Kalan lekeler yaşanan bir sürecin kalıntısıdır. Kalıntıyla yeni bir resim adına girilen diyalog, sürecin devamı olmakla beraber yeni bir performatif sürecin de başlangıcı olur.



1988 yılında İstanbul’dan Londra’ya göç eden Dolanbay, akademik sanat öğrenimine Londra’daki çeşitli kolejlerde çizim dersleri alarak başladı. Birmingham’daki University of Central England’da 3 boyut tasarımı okudu. 1998 yılında Londra’da Westminister Üniversitesi’nde Mixed Media Fine Art okumaya başladı. 2000 yılında Berlin Sanat Akademisi’nde (UDK) ‘Yeni Alman Resmi’ konulu bir araştırma çalışması yaptı. 2001 yılında ‘Yeni Alman Resmi ve Sosyo Politik İlişkisi’ başlıklı tezini yazdı. Çağdaş Resim Estetiği’ni araştıran bir proje başlatıp, grup çalışmaları düzenleyip, seminerler verdi. Çalışmalarını aynı yıl ‘Heavy Paintings’ başlığı altında topladı. Güzel sanatların çeşitli dallarında gördüğü öğrenimini Londra’da University of Westminister Resim Bölümü’nde üst derece onur diplomasıyla 2002 yılında tamamladı.

2003 yılında atölyesini Berlin’e taşıyan Dolanbay, Berlinli bir grup sanatçıyla 2005 yılında galeri ve atölyelerden oluşan, ticari olmayan bir sanat kurumu organize ettikten sonra ‘A’ projesi adı altında bağımsız sanatsal projeler hazırlayıp, sanat pratikleri için geçici platformlar oluşturdu. Londra, Berlin ve İstanbul’da grup sergisi projelerinde çalışmaları sergilendi. İlk kişisel sergisini ‘Heavy Paintings’ başlığıyla 2009 yılında Berlin Meinblau Galerisi’nde gerçekleştirdi. Dolanbay ‘Heavy Paintings’ çalışmalarını güncel sanat pratiğine taşıyarak günümüzde sürdürmektedir.